23 Ocak 2009 Cuma

From: galipbaran@ttmail.comTo: fikiryolu@gmail.comCC: gercek.demokrat@hotmail.com; ismetseyhan@hotmail.com; recepbaran@yahoo.de; birol.aytek@gmail.com; nilgunnart@yahoo.com.tr; ebattal06@hotmail.com; aritan@aritanyayineviSubject: Re: {Demokratız-biz}, Korkuyor musunuz?Date: Thu, 22 Jan 2009 18:57:23 +0200
Sayın Tunga,
"korku"yu konu alan yazınız bana başımdan geçen bir olayı hatırlattı:
İstanbul Taksimde kırmızı ışıkta geçen yayaları uyarıyordum.

Halen Ankara Emniyet Müdürü olan Ercüment Yılmaz beni gözaltına aldırdı. (Kırmızı Işık Eylemcisi Gözaltında" / Milliyet/ 22 Nisan 1998)
Ben, çağrı olarak algıladığım "trafik kurallarına uyalım uymayanları uyaralım" sloganının uygulamasını yaygınlaştırmak için çalışırken, yasayı uygulamaktan sorumlu, o günlerde İstanbul'da Emniyet Müdür yardımcısı olan Ercüment Yılmaz beni gözaltına aldırıyor.

Neyse, işin bu yönü değil, dile getirmek isediğim konu, başta da işaret ettiğim üzere:
KORKU
Bu gözaltı olayı basında şöyle bir yankı buldu:
“Galip Dede”yi görün, utanın!
Ey ahali, duyduk duymadık demeyin, Galip Dede devletin yapamadığını yapmağa soyundu.
Onu kimi deli, kimi de dikkat çekmek isteyen biri zanneti.

Ama o, çok güzel ve faydalı bir amaca hizmet etmek için soyunmuş ve yollara koyulmuştu. O, “KIRMIZIDA DURALIM, KURALLARA UYALIM” ve “KIRMIZIDA DURALIM AMA, DURMAYANI DA DURDURALIM” gibi yazılı pankartlar ve megafonla, kafasında kırmızı şapkasıyla kavşaklarda yayaları ve araçları kırmızı ışıkta durmaya çağırıyor.
O, bir idealist.
O, ölmek var dönmek yok diyenlerden.
O, korkusuz. Çünkü davasında haklı.
O, emeklilerin de yaşlılığında ülkesine faydalı olabileceğinin bir ispatı.
O, Trafik polislerinin yakın dostu.
Keşke, her kavşakta bir “Galip dede”, “Fatma Nine” olsa da, kırmızıda durmayan otomobilleri, ya da kırmızıda geçen yayaları uyarsa.

(Mahmut Hayırlıoğlu/ OTO-MOTO/ Milliyet Dergi Grubu)
Demek istediğim: haklıysanınz kokmuyorsunuz
Saygılarımla.
Galip BARAN

----- Original Message -----
From:
Alper Tunga, Sent: Thursday, January 22, 2009 5:27 PM
Subject: {Demokratız-biz}, Korkuyor musunuz?
Bu yazı yaklaşık 11 ay önce yayımlanmıştı.Günümüzdeki olayları da gözönüne alarak değerlendirir misiniz?
*Korkuyorum,Korkuyorsunuz,Korkuyorlar!
Oruç Yıldırım
Son günlerde Türkiye üzerinde patlatılan "korku bombası"nı biraz irdeleyelim.
Korku toplumu yaratmak isteyenlerin amaçlarını anlamaya çalışalım.
*Önce,isterseniz bazı mihrakların attığı eski korku bombalarından örnekler verelim:
-Komünizm gelir ha…
-Ekonomik kriz çıkar ha…
-Alevi-sünni çatışması olur ve iç savaşla karşı karşıya kalırsın ha…
-PKK'yı başına musallat ederim ha…
-Kıbrıs'ı Rumlar'a veririm ha…
-Yunanistan'ı üzerine salarım ha…
-Sözde soykırım yasasını parlamentomdan geçiririm ha…
-AB'ye almam ha…
-Yedek parçalarını vermem ve sen de askeri silahlarını yerinden bile kıpırdatamazsın ha…
-Fazla konuşma maliyecileri üzerine salarım ha…
-Borsa çöker,dolar fırlar,sıcak para yurt dışına kaçar ha…
-Petrol ve temel gıda maddelerinin fiyatları yükselir ha…
*Korkudan medet umanların amacı ne olabilir?
Toplumsal kargaşadan umutları olanlarınki neyse o.
Yani,gerçekleri örtmek,sömürüyü sürdürmek…
*Korku en basit ifadesiyle her canlının yaşadığı bir heyecan çeşididir.
Gereklidir de;çünkü canlı korku sayesinde kendi varlığı için tehlike yaratan durumlardan sakınır.
Korku yaratan uyarıcıya karşı genellikle canlının tepkisi uzaklaşma,kaçınma şeklindedir.
Şayet korku olmasaydı mesela yangın çıktığında bir insan oradan kaçmayı düşünemeyeceği gibi,bir ceylan da kendisine saldıran arslanın onu afiyetle yemesi için olduğu yerde bekleyecekti.
Cahil cesareti dediğimiz şey de bunun gibi bir şeydir.
Kısacası korku öyle küçümsenecek ya da ayıplanacak bir şey değildir.
Korkmak normaldir,somut bir neden varsa.
Normal olmayan ise "korkudan korkmak"tır.
*Ve ülkemin atmosferinde patlarılan son korku bombası:
Bir gecenin sabahında ansızın gelebilirim ve seni apar topar gözaltına alabilirim..
İşte bu bomba birçok insana şu soruları sordurdu:
Sıra kimde?
Acaba ben de var mıyım?
*İnsanlara sorsanız:"Korkuyor musun?" diye.Bir çoğundan alacağınız cevap:
-Hayır korkmuyorum,
-Asla!
-Neden korkacakmışım ki…
-Korkunun ecele faydası yoktur.
şeklinde olacaktır.İyi güzel ama gerçek olan da şu ki:
Ben korkuyorum;birçok şeyden.
Siz korkuyorsunuz;onlardan.
Onlar korkuyorlar;benden ve sizden.
*İnanın onlar çok daha fazla korkuyorlar.
Mezarlık yanından geçerken o yüzden ıslık çalıyorlar.
Hırçınlıklarının,saldırganlıklarının nedeni işte bu korku.
Ancak boşuna umutlanmayın bir köşeye sinecekler diye;çünkü bu korkuları nedeniyle saldırganlıklarının derecesi giderek artacaktır.
Bundan hiç şüpheniz olmasın.
Kendinizi buna göre hazırlayın.
Tabii bazı çevrelerin yeni bir korku bombası daha atma ihtimali de çok yakındır…

***
Sent: Thursday, January 22, 2009 10:34 PM
Subject: Re: {Demokratız-biz}, Korkuyor musunuz?
Sayın Galip Baran,
İleti aynen şöyle idi, tekrar saygılar:
Sayın Galip Baran,
Sizin sadık okuyucularınızdan biriyim.
Tiryakiniz de diyebilirim. Elimden geldiğince yazılarınızı www.fikiryolu.com 'a da eklemeye çalışıyorum. Yazdığınız her yazının her kelimesi değerli bir düşünce ürünü.
İyi ki varsınız...
Allah sizin gibilerin eksikliğini bize göstermesin.Çünkü bu ara bu eksikliği hisseder gibi olduk.Günümüzdeki birçok olayın temelinde yatan sorun da bu bence.Yani Galip Baranlar'ın azlığı... Saygılarımla. Oruç Yıldırım

Hiç yorum yok: