29 Aralık 2007 Cumartesi

"TARKAN" A "AÇIK MEKTUP" VE DÂVET


BARIŞ; TARKAN VE BİZ

Sayın Tarkan,

“76. Bahar”ına merdiven dayamış bir dünyalıyım. Hayranlarında değilim. Ancak müzik alanındaki çalışmaların , özellikle de, Atatürk’ün ülkenin geleceğini emanet ettiği gençlerle kurduğun bağımlılığa varan kıskandırıcı iletişim için seni gönülden kutluyorum. Bu mektubu yazış nedenim; son albümündeki “HOP HOP” adlı parçanın “HANİ HANİ HEPİMİZ BİRİMİZ, BİRİMİZ HEPİMİZ İÇİNDİ” şeklindeki, bizim dünya barışına yönelik bir söylem olarak geliştirdiğimiz sözlerdir. Öykümüz şöyle:

Biz, birkaç kişi, çevre, tüketim, trafik, sağlık, vergi, rüşvet, iş ahlakı, milli servet, imar ve “her şeyi devletten bekleme” gibi, alanlarda yıllardır yapmakta olduğumuz “okul dışı eğitim” çalışmalarını yaparken hem okulda hem de iş yaşamımızda ıskaladığımız bir gerçeğin farkına vardık. “Bencil varlıklar” olduğumuzu öğrendik. Uyandık. Küresel ısınmanın ve onun doğal sonucu olan kuraklık, açlık, susuzluk, yoksulluk gibi sorunların ve sonu gelmeyen savaşların insanın bencil bir varlık oluşunda kaynaklandığını anladık.

Bu anlayışımızı “sorun bencillik, çözüm sencilik” şeklindeki bir sloganla ifade ettik. Ardından, yıllar önce, Bodrum’un Turgutreis Beldesinde, üç emekli olarak başlattığımız, ucuna ucu çivili sopalarla gerçekleştirdiğimiz çöp toplama kampanyasında kendimizi üç silahşörlerle kıyaslayarak geliştirdiğimiz “üçümüz birimiz, birimiz üçümüz için” şeklindeki yeminizi hatırladık.

Yukarıda sayılan alanlardaki çalışmaları yaparken geliştirdiğimiz, “bizden biri” şeklinde ifade ettiğimiz bir ve beraber olduğumuzu açıklayan bir söylem de şu:

“BİZDEN BİRİ”

Her türlü yanlış iş, davranış ve haksızlıktan kendini sorumlu tutabiliyorsan ve bu sorumluluğun gereğini yapmak için elinden geleni yapabiliyorsan sen de “bizden biri”sin.

Araştırdığımızda bu sözü Atatürk’ün de kullandığını, bir yerde kendisiyle ilgili olarak söylenen övgü dolu sözleri silip, “Atatürk bizden biri” yazdığını öğrendik.

Hikayemiz böyle. Ne var ki, yaptığımız çalışmalarda, “herkes sizin gibi olsa” ya da “sizin gibilerin sayısı çoğalmalı” şeklindeki övgülü değerlendirmelere karşın çabamızla, bekentilerimizle bağdaştırılabilecek bir sonuç alamadık. Bizi övenlerin “bizden biri” olmalarını sağlayamadık. Barış yolunda “yoldaş” bulamadık. Yalnız kaldık..

“Benciller dünyası” buna izin vermiyor. Sorun tek sözcükle bencillik. Yani “nefs”. “Barış”a ulaşmanın yolu “senciller dünyası”nı kurmaktan geçiyor. Yani çözüm sencillik. Yani “nefs”e hükmedebilmek. İnsanlar bizim de sözü edilen çalışmaları yapmazdan önceki halimizi yaşıyorlar. Bunu da bizim de daha önce sandığımız gibi yaşamak sanıyorlar. Bizim de daha önce yaptığımız gibi uyuyorlar. Biz bu hali GAFLET olarak tanımlıyoruz.

Sayın Tarkan,

Ulaşma çabası içinde olduğumuz “barış”a yaklaşamasak bile vereceğiniz destekle yaptığımız çalışmaların ciddiye alınmasını sağlayabileceğinize, kimileri için ütopya olan “barış” yolunda biz bir hamle yaptırabileceğinize inanıyoruz..

Hele. “bizden biri” olursanız yok mu ya….

Saygıularımızla.

Galip BARAN - Bilinçolog


HABİTAT Bilinç, Sencillik ve Yolsuzlukları Önleme Kozaları Kolaylaştırıcısı

(0252) 382 34 77 / (0535) 844 84 76
e-posta: galipbaran@ttmail.com
/ WEB: www.turkcelil.com / httb://galipbaran.blokspot.com,

Hiç yorum yok: